''Karakol'' kelimesine kafayı takmıştım. ''Kara'' olan bu kol kimin koluydu ve nerede bulunuyordu?
Cüneyt Arkın'ın adını ''Cüney'' soyadını ''Tarkın'' sanırdım.
Barış Manço'nun ''Halhal'' şarkısını ''Havhav'' olarak söylerdim.

''Çekoslovakya'' değil ''Çekostovakya'', ''Yugoslavya'' değil ''Yugostavya'' derdim.
"sıhhatler olsun" lafını "saatler olsun" zanneder, uzun süre kirlenme anlamında öyle diyorlar herhalde derdim : )
onu bende öyle sanardım ama bizim suçumuz yok.bu berberlerden kalan bir alışkanlık.berbere gidersin berber ve diğer oturan müşteriler sana saatler olsun der.onlarda öyle bilir yani
Teomanın şarkısındaki bir bar taburesinin üstündeyi bir parta kulesinin üstünde sandığım uzuun yıllarım oldu
Benim yanımda birisi bayanın birine sigara ikram etmişti.
Bayanın tepkisi ''yok teşekkürler ben ondan almayım kepek yapıyor '' oldu
çok uzunca bir zaman gerçekten o sigaranın saçlarda kepek yaptığını düşündüm.
Teomanın şarkısındaki bir bar taburesinin üstündeyi bir parta kulesinin üstünde sandığım uzuun yıllarım oldu 
Siz deyince hatırladım bende haluk leventin aşkın mapushane şarkısın aşkınla bu sahne olarak söylediğim oldu
benim sandığım değil de zamanında itiraf.com'da okumuştum birisi ay inanmıyorum'u ayran buyurun anlıyomuş
İzel'in şarkısını "hani bakar dalarsın yağmura" sözlerini "hani bakar dalarsın ya duma" zannedecek kadar trajikomik bir çocukluk yaşadım