İlk görev yıllarında görev yaptığımız köyden yakın bir köye hemşire arkadaşımla birlikte türküler söyleyerek giderken köyün girişinde kocaman bir çoban köpeğine hoşşşşştt deyip bir taş attıktan sonra başladı her şey nerden bilebilirdik daha ilerde 3 tane daha çoban köpeğinin pusuya yattığını hemde şu boyunları demirli olan kocaman köpeklerden onları görmemizle tabanları yağlayarak kaçmamız bir olmuştu biz önde peşimizide 4 tane çoban köpeği hiç unutamıyorum o anı bir taraftan imdat diye bağırıyoruz ama kimsecikler yok ortalıkta bir taraftan ayetel kürsi okuyorum sonra nasıl olduysa köekler kovalamaktan vazgeçtiler ve ben o şiddetli koşmanın etkisiyle ve o korkuyla üç gün yataktan çıkamamıştım çok kötü bir durumdu.
En son,kızım makarnayı yutamamış ve boğulma tehlikesi geçirirken çok korktum.sırtına vurmak,ters çevirmek dahil hrşeyi denedim en son karnına bastım.heimlich manevrası deniliyormuş.o şekilde kendine geldi

çok kötüydü çok...
Babamın ölüm haberini alınca, içim kasılmış, dizlerim titremişti ve
damarlarımdaki kanın buz gibi soğukluğunu hissetmiştim,
aynı duyguyu tekrar yaşamaktan korkuyorum, geri kalan
herşeyin üstesinden gelebilirim.
Laptopumunun cökmesi ,kedi ve kopekten ,bide yukseklikten ama bu sadece atakule, yuksek katli binalar icim gecerli ucakda bi sorun yasamiyorum cunku:)
Bide eve ucretli kargo geldgnde babamin evde olmasindan ,
Gebelik döneminde Amniyosentez yapılırken çok korkmuştum.kocaman igne

Ellerimle yüzümü kapatıp işlem bitene kadar ayetel kürsi okumuştum.
o anki duygularımı ifade etmem çok zor..
ama işlem bittikten sonra korkumun yersiz olduğunu anladım hiç acımadı.